"Yasalar yeterli değil"

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Sakarya Şubesi ve Sakarya Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanlığı tarafından düzenlenen seminerde konuşan Prof. Dr. Erdem Canbay, "Şartname değişince her şey değişmiyor. İnşaata yasalarımız yeterli değil. Bu yüzden hukuk çok önemli, yaptırımı olmayan yasaya uyulmaz" dedi.

Yol alamadık

Prof Dr. Canbay, 30 senedir söylediklerinin değişmediğini belirterek, şunları söyledi; “Bir arpa boyu yol alamadık. Depremi önlemek için doğru tasarlayacağız ve doğru inşa edeceğiz. Biz senelerdir bunu neden yapamıyoruz? Sebep teknik değil maalesef. Herkes topu başkasına atmaya çalışıyor. Şartname doğru değildi diyorlar. Burada şartnameyi suçlamayalım. Sanki şartname değişince her şey değişiyor. 1937'den beri deprem şartnamemiz var. 1945'de Doğu'da deprem olacağı zaten belliydi. Yasalarımız yeterli değil. İnşaatla ilgili yasa çok fazla. Birbirleriyle çelişmeye başladı artık. 4 bin yıl evvel inşaatla ilgili yasalar var.

Her 10 yılda bir

Her 10 senede bir Türkiye'de büyük depremler oluyor. Bilmediğimiz bir şey de değil. Deprem oluyor ve olacak. Nerede olacağını söylenmesi de garip. 6 ay sonra İstanbul'da deprem olacak desek 17 milyon insanı nasıl dışarıya çıkaracaksınız. Yapmamız gereken tek şey doğru düzgün inşaat yapmak. Halk şu gün, şurada deprem olduğunu bilse ne olur. Bunu bilmesi gereken kişi inşaatçılar, biziz. Deprem, dünyanın problemi, sadece Türkiye'nin değil.

Ahlak ve etikten yoksun

Altyapılarımız eskiyor, Amerika'nın bile bu konuda trilyonlara ihtiyacı var. Betonarme eskiyor bütün dünyanınki eskiyor. Kahramanmaraş'ta iki büyük deprem oldu. 11 ilde çok fazla can ve mal kaybı oldu. Baktığımızda eski binalar ayakta dururken kentsel dönüşüm ile yapılmış olan binalar ayakta kaldı. Düşünmemiz gerekiyor. Ahlak ve etikten yoksunuz. İnşaatta bunlar yok. Mühendisler, müteahhitler, yapı denetimciler nerede hata yapıyor? Çocuklarımızı daha ahlaklı ve erdemli yetiştirmeliyiz. Ailede yetişmeyen insanlar da verememiş oluyor, öğretmen verememiş oluyor. Bende veremiyorum o zaman. Sadece betonarmeyi öğretmişiz. Birinci problem bu.

Cezalar yeterli değil

Hukuk çok önemli. Yaptırımı olmayan yasaya uyulmaz. Bugün bir binanızın kolonunun kesildiğini düşünün. Ne olacak? Bir sürü mahkemeye gideceksiniz. Şanslıysanız 6 sene sonra orayı tamir ettirirsiniz. Cezalar depremden sonra gelmeye başladı. En az taksirle adam öldürmeden içeriye girecekler. Kimisi ne yaptığının farkında değil. Bu kadar cahil bir durum. Bir binada 50 kişiyi öldürmüşsünüz. Cezalar yeterli değil.

Herkes mühendis olmamalı

Ezberci bir eğitim sistemimiz var. Yeterli değil. Her şey üniversite sınavıymış gibi öğretiliyor. Üniversite kazanınca çocuk tamam sanıyor ama değil. Yüzlerce üniversite ve bölüm açıldı. Türkiye'de mühendislik kontenjanı 12 bin 500, biz bunu 3 bine indirmek istiyoruz. Herkes mühendis olmak istiyor, olmamalı.

Kontrol edilmeli

Türkiye'de 450 binden fazla müteahhit var. Türkiye'de ki doktor sayısı 170 bin. Müteahhitler ile konuşuyoruz, her şeyi ben tuttum diyor. Benim hatam yok diyor. Ben sana her şeyi veriyorum, elbette yapı denetim de sorumlu ama esas sorumlu sensin. Taahhüt etmişsin. Yanlış yapılıyorsa senin suçun var. Kendi altında çalışan mühendisi suçlayamazsın sadece. Kontrol edilmesi gerekiyor.

Yapı denetim

Yapı denetim her zaman vardı ama önemli olan uygulamak. Türkiye'nin her yerinde yapı denetim var. Farkında değiller ne kadar önemli olduğunun. İmza atıyorlar. Binlerce sayfa çizimlere bakıyorlar. Her seferinde uygundur diye katın betonunu dökebilirsiniz diyorlar. Farkında değiller. Deprem bölgesindekiler farkında. İçerideler şu an çünkü. Ben yapamazdım. Çok büyük bir sorumluluk.

Fiyatlar 10’a katladı

Zemin etüt fiyatları 10'a falan katlandı. Sadece aletin mazot parası bile o parayı geçer. Kimse bu işin 6 bin TL'ye yapılamayacağının farkında değil. Belediye de bir şey demiyor tabi. Rapor yanlış olsa da ilgilendirmiyor.

Belediyelerden yetki alınmalı

İmara bakıyorsunuz bir gün 3 katı izin veriliyor. Gelecek hafta bakıyorsunuz 5 kata izin veriliyor. Belediye onayı ile izin veriliyor. Mecliste ellerini kaldırarak imara izin veriyorlar. Oradaki insanlar bu durumun uzmanı değil. Derhal belediyenin elinden bu yetki alınmalı. 

Toptan dönüşüm imkansız

Kentsel dönüşüm, yerinde dönüşüm birçok uygulama var. Türkiye'de yüzlerce bina var ancak maddi olarak dönüştürmemiz mümkün değil. Doğru binaların dönüştürülmesi gerekiyor. Türkiye'de yaklaşık 20 milyon bina var ve bunların yüzde 30'u riskli. 10 senede bir binayı dönüştürmek için yılda 480 milyara ihtiyacımız var. Toptan dönüşüm ise imkânsız. Bu sadece Türkiye için de geçerli değil. Hiç kimse yapamaz. Ciddi bir envanter çalışması yapmamız gerekiyor. Sıraya dizilmeli ve sadece en riskli binaları alıp onları dönüştürmeliyiz” dedi. 

 

inşaat sakarya üniversitesi sakarya arifiye arifiyeden haber